OKUMAK (WOOLF’TAN YAZARLIK DERSLERİ)
Dannel Jones’un, Virgina Woolf’un güncelerinden, karalama defterlerinden, gerek kurgu gerek kurgu dışı eserlerinden yola çıkarak yeri geldikçe doğrudan alıntılar yaparak Woolf’un yazarlığa yaklaşımını irdelediği eserdir, Virgina Woolf‘tan Yazarlık Dersleri.
Eserde Woolf, karşımıza yazarlık dersleri veren bir eğitmen olarak çıkmaktadır. Keyifle okunan ve yazarlığa adım atmak isteyen herkes için ilham kaynağı olabilecek olan bu eserde toplam 7 dersle muhatap oluruz. Bu yazımızla da derslerden beşincisi olan ‘okumak’ ile karşınızdayız.
5 – OKUMAK
Okumak en iyi meditasyon yöntemidir. En iyi yalnızlık tercihidir. Buradaki yalnızlıktan kastım dünya üzerindeki her şeyle baş başa kalıştır. Durulurken çağlamaktır okumak. En kaliteli boyun eğiş ve en etkili başkaldırıdır. Zamanın yitirici etkisine karşı yer yer rasyonel olmakla beraber, hayal gücüyle zamanı etkisiz hale getirmektir de. Okumak yaşamaktan çok, yaşamı, hayatta kalma içgüdüsünü deneyimlemek ve hücrelerimize kazımaktır. Okumak bütün devirlerde yaşama ve geleceğin ötesini düşünmeye cüret etme yetisidir. Okumak birden fazla ömür yaşamak demektir. Okumak hissetmektir. Doğum ve ölüm arasındaki en etkili ilaç ve hayatın doğasına karşı en iyi panzehirdir. Defalarca ölmek ve her seferinde birden fazla hayatla dirilmektir.
NELERİ NASIL OKUMALIYIZ?
Woolf der ki: Hepimizin sevdiğimiz yemekleri seçmemizi sağlayan bir damak tadı var. Ne tür kitapların hoşumuza gittiğini ise ancak her tür kitabı okuyarak bulabiliriz. Bizi etkileyen, besleyen ve geliştiren kitapları bulmanın yolu, tarihi ve biyografik eserlerle romanlar, şiirler, oyunlar, klasikler ve modern eserler gibi çeşitli kitapları aynı anda okumaktan geçer.
Woolf’un bahsettiği bu teknik ‘çapraz okuma‘ tekniğidir. Yani aynı anda farklı türlerle yan okumalar yapmaktır. Peki bunun bir bütünlüğe hizmet etmesi için nasıl bir yol izlemeliyiz ona bakalım.
- Tavsiye: Okuyacağımız ana kitabı belirlemeliyiz. Bunu ilgi alanlarımıza, öğrenmek istediğimiz şeylere uygun seçersek başlangıç aşamasında bize kolaylık sağlar.
- Tavsiye: Seçtiğimiz kitap bir romansa yan okumaların ilk kitabı, o romanın yazarının biyografisi hatta varsa otobiyografisi olabilir.
- Tavsiye: Sonra yazarımızın yaşadığı dönemdeki siyasi, tarihi, toplumsal olaylara hakim olmamız için o dönemi anlatan bir kitap seçebiliriz. Bu sıkıcı gelebilir ama her yazar hatta her insan yaşadığı devirden, o devrin siyasal ve toplumsal olaylarından muhakkak etkilenir. Kaçırdığımız alt metinleri bu şekilde yakalayabiliriz.
- Tavsiye: Eğer yazarımızın etkilendiği felsefi bir düşünce ya da edebi bir akım varsa bunların çıkış noktasını araştırıp bu felsefenin ya da edebi akımın mantığını kavramak için önderlerinin kitaplarına bakabiliriz. Böylece yazarımızın bağlı kaldığı görüşü daha iyi anlar ve eserde işleyiş şekline daha bilinçli şekilde şahit olabiliriz.
- Tavsiye: Eğer bir ırkın, milliyetin edebiyatına en baştan başlayıp tarihi süreçlerdeki ve yazarlardaki gelişimini incelemek istiyorsanız o milletin genel tarihini, düşünce tarihini anlatan kitaplara yönelebilirsiniz.
- Tavsiye: Bir türün tarih içerisindeki devinimini ya da bir yazarın eserden esere değişen ustalığını gözlemlemek adına kronolojik okumalarla ve akademik kitaplarla da bunu destekleyebilirsiniz.
Eser odaklı, yazar odaklı, dönem odaklı, felsefi düşünce, edebi tür odaklı… sayısız yol var düzenli okumak için. Bu tür çeşitli okumalarla ufkumuzu aydınlatabiliriz. Sadece bir şeye bağlı kalmak kitap okumanın faydalarının çok küçük bir kısmından yararlanabilmemizi sağlar. Eminim ki bu hiçbir düzenli okura yetmeyecektir. Kendi düşünce dünyamızı çeşitlendirebilmemiz için bu şarttır.
PEKİ WOOLF BU İŞE NE DER?
Woolf’a göre okuyacağımız kitaplar bize başkaları tarafından hazırlanmış listeler halinde verilmemelidir. Herkes deneme yanılma yoluyla kendi zevkini, ilgi alanlarını bulmalıdır.
Bir insanın başka bir insana okumakla ilgili verebileceği tek tavsiye, hiçbir tavsiyeye kulak vermemesi gerektiğidir. İçgüdülerinizi dinlemenizi öneririm… Özgürlük, bir okurun sahip olabileceği en önemli niteliktir. Bunu asla kaybetmemek gerekir.
Vriginia Woolf
Kitap adına birinden tavsiye alırken şunu okuma, bunu okuma zaman kaybı gibi şeyler duyarız. Okurdan okura göre değişen zevki kontrol etme çabası çoğu okurda mevcuttur. Bu bazen haklı bir çabadır, bazen de diğer okurun keşif sürecine haksız müdaheledir.
Yürümeyi çok seven, saygıdeğer bir Viktoryenin -ki kendisi babam olur- yürüyenlere verdiği şu tavsiyeyi aklınızdan çıkarmayın: “Ne zaman ‘Bu araziye izinsiz girenler cezalandırılır’ yazılı bir uyarı levhası görseniz derhal oraya girin.” Edebiyat kimsenin özel mülkü değildir; edebiyat herkes içindir.
Virginia Woolf
Tabi ki bu demek değildir ki insanların önermedikleri her kitabı okumamız gerekir. Zamanla hangi kitaplar kaliteli, okumaya değer, aldığı zamanı hakediyor anlayabiliriz. Çünkü damak zevkimiz zamanla güçlenecek ve kimsenin almadığı tatları alacaktır.
Klasiklerin tamamını kendinizi vererek okuyun ama sadece iyi kitaplar okumakla da kendinizi sınırlandırmayın. Edebiyat sevgisi iyi kitaplar değil, kötü kitaplar sayesinde kazanılır çoğunlukla.
Virginia Woolf
Woolf önerilerine şöyle devam eder: Kütüphanedeki çöplük damgasını yemiş kitaplara ilgi gösterin; özellikle hatıratları, biyografiler, otobiyografileri, gündelik hayatın sırlarını ifşa eden hacimli kitapları, insanların yaşayışları, yemekleri, kıyafetleri, hayalleri ve aşk hayatları hakkında tasvirlerle dolu olanları okuyun. Hayatın bu geçiciliği heyecan vericidir aslında; geniş bir kumsaldaki dağınık, küçük deniz kabukları gibi her hayat hikayesinin de kendince bir etkileyiciliği vardır. Kim bilir, bu okumaların sonucunda belki siz de hayatınızı gözden geçirecek, kendiniz hakkında ummadığınız gerçeklerle karşılaşacaksınız. Belki de bir gün kendi yaşam öykünüzü sayfalara dökme ihtiyacı duyacaksınız.
Kaleminizi gerçekten iyi bir otobiyografi yazmak için elinize aldıysanız, ruhunuza ait her türlü sırra ışık tutmak, çirkinliğinizi de güzelliğiniz gibi ortaya çıkarmak zorundasınız. Ruhunuzun derinliği ve sığlığı, kendinizi beğenmişliğiniz ve mütevazılığınız yan yana görünmelidir.
Virginia Woolf
Tüm bu okumalardan sonra hem fikirlerimizi pekiştirmek hem de yazarlık yönümüzü geliştirmek adına okuduğumuz kitapların ardından küçük denemeler yazmalıyız. Yıllar sonra bu kitaplara baktığımızda hem daha kalıcı hale gelmiş düşüncelerimizi hatırlarız hem de kitabı kendimizce daha da özelleştirmiş oluruz.
Okumayı, kişiyi yazmaya hazırlayan bir süreç olarak görüyorum; çünkü okumak beyni yaratıcılık adına tetikler. Bunun nedeni belki de okurken, fiziki bir alemden çıkıp hayali bir aleme geçmemiz ya da duyma ve görme duyularımızın uyarılması olabilir. Şüphesiz okurken içimize bir kıvılcım düşer, beklenen ilham gelir ve yaratıcılık beslenir; çünkü okumak, hayal gücü denizine dalmamızı sağlar ve kendimize dair farkındalığımızı artırır.
Virginia Woolf
Okumak başından sonuna kadar gizemli bir serüvendir. Hangi kitabın hangi mısrasında tutuklu kalacağımızı bilmeden, hangi mısrada dönüm noktamızın bizi beklediğini bilmeden cesurca fikirler, hayaller ve gerçekler denizine dalmaktır. Kitapla kalın…